Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Yerleşik hayatın isyancıları: Şavaklar

Dersim'in Munzur Dağları'nda binlerce yıllık koçer kültürünü yaşatan Şavaklılar (Şewaqi) çetin kış koşullarında çadır ve Kömbe evlerde yaşayarak yerleşik yaşama karşı direnmeye devam ediyor. 6 ay Munzur yaylalarında koyun besiciliği yapan Şavaklılar, yayla yasağı nedeniyle göçebe kültürünün yok olmakla yüz yüze bırakıldığını anlatıyor.

Dersim'de yüz yıllardır göçebe yaşamı sürdüren Şavaklılar, kış mevsiminin ağır koşullarında yaşam mücadelesi veriyor. Yaklaşık 20 yıldır yayla yasağı nedeniyle zorluklarla karşı karşıya kalan Şavaklılar, yerleşik yaşama karşı direnmekte ısrarlı. Patentli Tulum Peyniri ile dünyada ün yapan Şavaklılar, sonbaharla birlikte Pêrtag (Pertek) ilçesine bağlı ova köylerine yerleşerek baharın gelişi için gün sayıyorlar. Şavaklılar, Dersim dağlarındaki çetin kış koşullarına rağmen Çadır ve Kömbe evlerde yaşamayı tercih ediyorlar.

YAYLA YASAKLARI KALKSIN

Yayla yasağı nedeniyle büyük zorluklarla karşı karşıya olduklarını söyleyen Hasan Güden adlı Şavaklı, yaşamı boyunca hayvancılık yaptığını ve yerleşik yaşama adapte olamadığını belirterek, "Dersim dağlarına metrelerce kar düşmüş, fakat Şavaklılar doğduğu günden öldüğü güne kadar 6 ay Munzur Dağları'nın zirvesinde, kışın da Kömbe evler ve çadırlarda yaşıyorlar. Fakat son 20 yıldır kültürümüzün yok edilmesi için atalarımızdan bize miras kalan yaylalarımıza çıkamıyoruz. Her taraf yasaklı bölge ilan edilmiş" dedi. Yaşamın tüm zorlu koşullarına rağmen Şavaklıların yerleşik insanlardan daha sağlıklı olduğunu ifade eden Güden, "Yerleşik yaşamı olanlar kış aylarında hep hasta olur, bizde ise doğadan hiç kopmadığımız için çok ender soğuk algınlığa rastlanır. Dışardan gelenler yaşamımıza hayretler içerisinde bakıyor. Ama biz yaşam kültürümüz ile ayakta kalıyoruz. Bizi yaylarımızla baş başa bıraksınlar yeterlidir" dedi.

TULUM PEYNİRİ İLE ÜNLÜ

Pêrtag ilçesine bağlı Celador (Bulgurtepe) köyünde kış mevsimini geçirdiğini belirten Metin Kondu adlı Şavaklı, yılın 6 ayını Munzur yaylalarında geçirdiğini ifade ederek, bölge ve Avrupa'nın birçok ülkesine tulum peyniri ihraç ettiklerini kaydederek, "Kış koşulları nedeniyle yayladan ovaya indik. Şu an kıl çadırlarda hayvanlarımız ile birlikte bahara kadar yaşamak zorundayız. Kış mevsimi bizim için çok zor olsa da bir anlamda da alışmışız. Herkes dayanışma içerisinde doğa koşullarına karşı mücadele ediyor. İnsanlar şehirlerde birbirine selam veremez duruma gelmiş. Şavak kültürü dayanışma kültürünün son temsilcisi olduğu gibi Tulum Peyniri ile dünyaya ismini duyurmuş."

KÜLTÜRÜMÜZÜ YAŞATACAĞIZ

Eren Erol ise, Munzur Dağları'nda yüzlerce aile mezarlarının olduğunu ifade ederek, son yıllarda kış aylarından yasaklar nedeniyle zorluklarla karşı karşıya kaldıklarını ifade etti. Erol, "Yaşamımız yerleşik olmadığı için kadınlar bulunduğu yerde doğum yapar ve sürü ile birlikte yol alır, ölenler de aynı mekanda gömülür, her yıl bahar aylarında mezarlıklarımızı ziyaret ederiz. Fakat son yıllarda yasaklar nedeniyle mezarlarımızı bile ziyaret edemiyoruz. Yaşamımız zor görünse de özgür hareket ediyoruz. Ama ilkbaharda yaylalara çıktığımızda her yer yasak ilan edildiği için zorlanıyoruz, özgürlüğümüz kısıtlanınca yaşamımız zorlaşıyor. Bizi asla yerleşik yaşama mahkum edemezler. Atalarımızdan devraldığımız kültürü sonuna kadar yaşatacağız" dedi.

 

Ferhat ARSLAN / DERSİM - DİHA